1998 yılının bir sonbahar günü tanıştık Zihinsel Yetersiz Çocukları Yetiştirme ve Koruma Vakfı-ZİÇEV’le, dile kolay tam 23 yıl…Hande Gül henüz 4 yaşında bile değildi. Kayseri'de kar amacı gütmeyen, tek varoluş sebebi benim çocuğum gibi özel çocukların gelişimine katkı sağlamak olan bir vakfın şubesinin açılacağını duymuştuk. O zamana kadar örneğini görmediğim, duymadığım, çevremde kimsenin tecrübe etmediği bir okul...Bir yandan çocuğumuzun gelişiminin diğer çocuklardan farklı olduğunu bir şeyler yapmamız gerektiğini biliyor, öte yandan henüz başını bile tutamayan, yürüyemeyen, adeta bir bebek gibi ilgilenip kucağımızda taşıdığımız kızımızı tanımadığımız insanlara emanet etmek… Nasıl bir yer, nasıl insanlar görmek için ziyarete gittik. ZİÇEV Kayseri’nin kurucularından İnci Cengiz hanımefendi ile tanıştım, koca yürekli harika bir annedir. Onun gözlerinde benim gözlerimdeki hüznü ve umudu gördüm... Gence'yi, Mustafa'yı gördüm. Özel çocukları olan anneler vardı ZİÇEV’de. Hem kendi çocukları hem de benim ve benim gibi diğer annelerin çocuklarına sahip çıkıyorlardı. Hayran kaldım. Gencecik halimle Hande Gül ve 2 yaş daha küçük oğlumla yaşamaya çalışırken, o kadar çaresiz ve şaşkındım ki... İçinde bulunduğum hâli kabul edebilmem ve yoluma dimdik devam edebilmem için yüreklendirilmeye o kadar ihtiyacım vardı ki ...Karar verdik başladık okula.

İlk günümüzü hiç unutmam ne zaman gelse aklıma İnci Ablamı minnetle anarım. Hande Gül kucağımızda, gözlerimizde korku, telaş okuldan gitmemek için ne kadar oyalandık bilmiyorum sonunda İnci abla "ee ne zaman gideceksiniz" dedi benim için dönüm noktasıdır. Biz eve gittik o servisle mutlu, musmutlu eve geldi. Her sabah Hande Gül’ü servise verdim, akşam üzeri aldım. Benim kucağımdan sevgi ile alıp kucaklarında okula götüren koca yürekli sevgi dolu fedakar öğretmenler tanıdım. Bireysel gelişimi için çabalayan öğretmenlerimiz bıkmak usanmak bilmeden çalıştılar. Ben bazen yoruldum, elimden tutup yüreklendirdiler beni. Bizim öğretmenlerimiz uzun soluklu çalışırlar, öyle usanıp gitmezler. Birbirimize notlar yazdık.

Hande Gül’ün gelişimini sevinerek izledik. Aynı zamanda grup eğitimi de alıyordu. Sosyal, kendine güvenen, çok becerikli olmasa da her şeyi yapabilme isteğine sahip bir çocuk oldu Hande Gül. Doğarken oksijensiz kalmıştı. Fizik tedaviye ihtiyacı vardı. Fiziksel olarak destek aldık. Başını bile tutamayan Hande Gül yürüdü, koştu, merdiven çıktı...onlarca defter bitirdi, yazı yazmaya çalışarak. Sosyalleşti, hal hatır sormayı öğrendi. Sevmeyi, güvenmeyi kendini ifade edebilmeyi öğrendi. Benim için ZİÇEV’in Hande Gül’e en büyük katkısı bir aile ortamında eğitim imkanı sunmasıdır. Hala öyledir, okulda bulunduğu her an kıymetlidir Hande Gül için. Kendini çok değerli hisseder. Sevilmek bir insanı mutlu eden en güzel duygu bence.

Geçen 23 yıl boyunca güvenimi sarsacak keşke diyeceğim hiçbir olay yaşamadım çok şükür ama bu bir tesadüf değil tabii ki... Hande Gül bu durumda ise bu güzel yürekli insanların emeği ile hayat bulan ZİÇEV sayesindedir. Hem kendi adıma, hem de tüm özel evlatları olan anneler adına emeği geçen herkese sevgi ve şükranlarımı sunuyorum...


Hande Gül'ün Annesi